“Tenkitte ölçü”nün aşırılıkları (3)

Bahadıroğlu ağabeyimizin etrafında dönüp dolaştığı fikir, bizim geçmişte birkaç kişiye kızıp camiaya küstüğümüz, sonra camiayı terkettiğimiz, Risale-i Nur’u şu noktalara getiren hizmetlere hiç katkıda bulunmadığımız ve üstelik bu hakkı haiz kendileri gibi fedakâr zevatı da insafsız ve edep­sizce eleştirdiğimizdir…

İki günlük eleştiride dişe dokunur bulduğum buydu.

Ve bunu izah ederken, haklı çıkarmak için kullandığı manivelalar hep sübjektif ve hamasi. Hatta zaman zaman, karşı tenkidin haklılık psikozu içinde, söylediklerinin nereye varacağı­nı bile hesaba katmamış. Yanılıyorsam hakkını helal etsin.

Yaptığı tek şey, 35 yıldır yapılıp durandır. Bi­rileri bu davayı alıp götürüyor, birileri de davaya ihanet ediyor. Üstelik bunlar, hizmete hasretme­leri gereken çabalarını da hizmet görenlerin işle­rini bozmaya hasrediyorlar.

Bizce bu eleştiri artık banalleşti. Bunları ge­çin. Risale-i Nur cemaati hâlâ bu tür küskünlüklerle tahrip olacak bir boyutta ise asıl bunu konuşmak lazım…

Bazı şeyler var ki, onların gerçek yüzünü Cenab-ı Hak bilir. İyi bir Nurcu olduğumu söyleyemem. Ancak itikad ve anlayışta, yaklaşım ve değerlendirmede, siyasette, politikada, hep ondan öğrendiğim ölçüleri kullanma­ya azami gayret gösterdiğimi ve göstere­ceğimi söyleyebilirim.

Üstad’ın mahiyeti hakkında fikrim ve inan­cım da Mustafa Sungur abinin fikri ve inancı gibidir.

Eğer Risale-i Nur hizmetinde olmak, sadece sizin kurumlarınızda ve bilfiil sizin idareniz altın­da çalışmak değilse, kimi hangi ölçülerle hizme­tin dışına attığınızı anlamak daha da güçleşir.

***

Gelelim en has talebeleri bile, Şerif Mardin kadar onun davasına hizmet ede­bilmiş değiller cümlemizle ilgili eleştirinize.

Üzülerek belirteyim ki, bu cümle maksadını aşmış görülüyor. Biz Müslümanlar’ın düz man­tıkla hareket ettiğimizi unutmuşum.

Yani Şerif Mardin’in kapsamlı sosyolojik bir inceleme olan eserine atıfta bulunarak böyle bir eserin Nur cemaatinden çıkmamış olmasını eleştirelim derken, sanki üstadın has arkadaşlarını (eshabını) da itham etmişiz gibi bir durum or­taya çıktı.

Bu hiç aklımın ucundan geçmemişti. Ama madem ki böyle anlaşılmış, kusur, benim ifa­demde. Bu durumda, bana af dilemek düşer. Onların her birisine saygım ve hürmetim başka hiçbir şeyle kıyaslanmayacak derinliktedir.

Bu çerçevede kısa bir hatıramı anlatayım:

Üniversiteyi bitirince iş derdine düştüm. Va­kıflar Müdürlüğü, memur alacaktı. Ben de imtihana girmek istedim. Bu konuda yardımı olabi­lecek Birinci ağabeyin yanına gittim ve filan­caya bir mektup yazarsa işin olabileceğini söyledim.

Tereddütsüz yazıp verdi. Sonra merak ettim ve mektubu açıp okudum. Özetle, Bu kardeş bizim dostumuzdur. Ona göre muamele edin diyordu.

İçim coşkuyla taştı. Birinci ağabeyin dostu olmak şerefini dünya nimeti için harcamak yakı­şık almazdı. Ve nihayet o mektubu muhatabına vermedim. Onun dostluğunu kıyamet günü kul­lanmak üzere saklıyorum. İnşallah kefenime de koyduracağım. Yakın dostlarım bunu bilirler.

Benim onlara bakışım böyle mavera sevgilerle doludur. En ednasını -böyle bir ta­biri kullandığım için beni bağışlasınlar- en harika insana değişmem. Nasıl ki sahabelerin rüçhaniyeti hiçbir şey ile kıyaslanmaz; öyle de Nur hizmetinde selef ve mütekaddimin olan bu insanları da müteahhirin ile kıyas­lamak ahmaklıktır, basiretsizliktir…

Ben onları kıyas dahiline almadığım için, cümlem haddini aşmıştır, özür dilerim.

Hakkında Mehmet Ali Bulut

1954’te Gaziantep’in İslâhiye ilçesinin Kerküt köyünde doğdu. İlkokulu burada tamamladı. Gaziantep İmam Hatip Lisesini ve ardından Gaziantep Lisesini bitirdi. 1978 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arap ve Fars Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nden mezun oldu. Aynı Fakülte’nin Tarih Bölümünde doktora tezi hazırlamaya başladı. 1979 yılında Tercüman Gazetesi’ne girdi. Tercüman Kütüphanesinin kurulması ve kitapların tasnifinde görev aldı. Birçok kitap ve ansiklopedinin yazılmasına ve hazırlanmasına katkıda bulundu… Daha sonra gazetenin, haber merkezi ve yurt haberlerinde çalıştı. Yurt Haberler Müdürü oldu. Köşe yazıları yazdı… 1991 yılında Haber koordinatörü olarak Ortadoğu Gazetesi’ne geçti. Bu gazete 5 yıl süreyle köşe yazarlığı yaptı. Yeni Sayfa ve Önce Vatan Gazetelerinde günlük yazıları ve araştırmaları yayınlandı. 1993 yılında haber editörü olarak İhlas Haber Ajansı’na girdi. Kısa bir süre sonra ajansın haber müdürlüğüne getirildi. Mahalli bir ajans konumundaki İhlas Haber Ajansı, onun haber müdürlüğü döneminde Türkiye’nin ve Ortodoğu’nun en büyük görüntülü haber ajansı konumuna yükseldi. 1997 yılında İHA’dan ayrılmak zorunda kaldı. Bir grup arkadaşıyla birlikte Veri Haber Ajansı’nı kurdu. Finansal sıkıntılardan dolayı Ajansı kapattı. 1999 yılında BRT Televizyonuna girdi. Haber editörü ve program yapımcısı olarak görev yaptı. 2001 Mayısında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Basın danışmanlığına getirildi. 3 yıl bu görevde kaldı. Bir süre Ali Müfit Gürtuna’nın basın ve siyasi danışmanlığını yaptı. Turkuaz Hareket’in mantalitesinin oluşturulmasında büyük katkısı oldu. Bugün Gazetesi Yurt Haberler müdürü olarak çalışan Bulut, emekli ve sürekli basın kartı hamilidir. Eserleri: Karakter Tahlilleri, Dört Halifenin Hayatı, Geleceğinizi Okuyun, Rüya Tabirleri, Asya’nın Ayak Sesleri, Ansiklopedik İslam Sözlüğü, Türkçe Dualar, Fardipli Sinha, Derviş ve Sinha, Ruhun Deşifresi, Gizemli Sorular, Ahkamsız Hükümler, Can Boğazdan Çıkar, Sofra Başı Sağlık Sohbetleri gibi yayınlanma aşamasında olan çeşitli eserleri bulunmaktadır. Roman ve Hikaye: Mehmet Ali Bulut’un Roman türünde yazılmış Fardihli Sinha, Derviş ile Sinha adında iki romanı ve aynı serinin devamı olarak Zu Nima ve Fardipli Sinha 2 ve Fardipli Sinha 3 tamamlanma aşamasındadır. Diğer çalışmaları: Çeşitli dergilerde yayınlanmış çok sayıda makalesi, şiirleri bulunan Mehmet Ali Bulut son dönemdeki yazılarını haber7.com’da yayınlamaktadır. Bulut evli ve bir kızı vardır.

Ayrıca Bakınız

Ve Bediüzzaman kimdir?

İki gündür, talebesi olmayı en büyük iftihar sayacağım Bediuzzaman’ın yeterince anlaşılmadığı ve dâvâsının bir derece …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir